Showing posts with label A Bite. Show all posts
Showing posts with label A Bite. Show all posts

A Bite Of... Prague...


Kaybolun...
Eski Şehir'in (Stare Mesto) dar sokaklarında kaybolun.
Ara sokaklarda kaybolmanın tadı en çok bu şehirde çıkar...
Geçin...
Karel Köprüsü'nden defalarca geçin. Köprü üzerindeki mükemmel heykellere bakarak, dokunarak, üzerinde tezgah açan sokak sanatçılarına uğrayarak geçin...
Üşüyün!...
Bu çook soğuk şehre mutlaka kışın gidin ve çok üşüyün; üşümenin tadını çıkarın. Yağan karın altında yürüyüp üşüdükçe küçük dükkanlara sığının...
Kaçırmayın... 
Aynı zamanda bir sanat şehri olan Prag'da düzenlenen sergileri asla kaçırmayın...
Varın...
Şehrin gece manzarasının tadına varın. Tüm o tarihi binalar gecenin ışıklarıyla daha bir güzelleşiyor; nehre şehrin ışıkları düşüyor... Bir masalın içinde hissediyor insan kendini; şehrin tadına varıyor...
Yürüyün... 
Metro, tramvay, otobüs, hepsi var ama siz şehrin tadını yürüyerek çıkarın. Ulaşım araçlarını sadece otelden merkeze ulaşırken kullanın ve sonra tüm gün yürüyerek dolaşın...
Kaçın... 
Günübirlik bir programla Karlovy Vary'e kaçın. James Bond Casino Royal'in en güzel sahnelerine mekan olan bu sevimli kasabayı sakın atlamayın...
Dinleyin...
Dünyaca ünlü Çek Filarmoni'nin konserine gidin ve klasik eserleri bir de bu ustalardan dileyin...
Deneyin...
Yerel tadları deneyin. Et yemeklerini, yerel taze biralarını..., özellikle vejetaryen tabakları çok lezzetli haberiniz olsun...
Takip Edin... 
Laterna Magika'daki etkinlik takvimini takip edin; burada mutlaka bir müzikal ya da gösteriyi yakalamaya çalışın...
Takılın...
Prag'ın hareketli gece hayatına takılın...Bir gece Duplex'de, bir gece Karlovy Lazne'de takılın...
Alın...
Tahta oyuncak alın...Emaye ev eşyaları alın... Prag'ın mimarisini yansıtan seramik magnetler alın... El boyaması broşlar alın...Üşüyen ellere eldiven, kulaklara kulaklık alın... Kukla alın... Geleneksel seramik el işçiliği kupalardan alın; seri numaralı olanlarından...
Kristal dekoratif ürünler, kristal takılar alın...
Ziyaret Edin...
Mucha müzesini ziyaret edin...Art Nouveau'nun müthiş sanatçısının eserlerini görüp müze dükkanından ilginç bir anı almak için...
Olun...
Bir gece ''klasik bir turist'' olun ve en meşhur geleneksel bira evi
U Fleku'ya gidin. Sımsıcak ve tarihi bir ortamda güleryüzlü servis, yerel şarkılar eşliğinde yerel yemekler yiyin, yerel bira ve Becherovka için ve mesud olun...
Yapın...
Nove Mesto'daki mağazalardan alışveriş yapın. Özellikle indirim dönemini yakalarsanız bu çevredeki mağazalardan kıyafet alışverişi yapın...Avrupa'daki en güzel H&M şubeleri ve daha yüzlerce marka burada...Ayrıca turistik sokak pazarlarında da harika hediyelikler var...
Çıkın...
Tabiiki kaleye çıkın ve şehrin o güzelim manzarasına oradan bakın... Sonra da dar kıvrımlı yokuştan inerek köprüye kadar yürüyün keyifle...
Unutmayın...
Kukla tiyatrosu izlemeyi unutmayın. Şehrin hemen her köşesinde bir Black Light gösterisi ve Kukla tiyatrosu var. Farklı fiyat ve kalite seçenekleriyle. Mutlaka birini seçin ve izleyin. Bizim izlediğimiz ucuz prodüksiyonlu bir Don Giovanni idi ama yine de çok keyifliydi. Emin olun siz de keyif alacaksınız...

A Bite of...Milan...


Olun
Milano'da çok şık olun... Burada insanlar gerçekten de hiçiryerde olmadığı kadar şık. Herkesin kendine has, buraya özel bir moda içgüdüsü var... Kadınlar çok seksi...Erkekler çok seksi...Bisiklet üzerinde şık gezen herkes çok seksi...Onlara ayak uydurun, şehri gezerken şık olun...
Tadın
Grom'da dondurma, Luini'de Panzerotti tadın...
Kaçırmayın
Aperitivo saatlerini kaçırmayın... Hergün yaklaşık 18.00-21.00 arası bir cafede, kokteyl ya da dilediğiniz başka bir içecek ile aperatif atıştırmalıkları tadın. Milanolular'ın bu alışkanlığı yemek saatini de biraz kaydırmış durumda. Yemekleri 22.00'den sonraya kaydırın ya da tamamen kaldırın ama Aperitivo'yu kaçırmayın...
Kaçın
Trenle günübirlik Como Gölü'ne kaçın...
Kaçının
Salt turisitik aktivitelerden kaçının... Şehri A La Milanese(!) yaşayın...
Öğrenin
İtalyanca öğrenin... En azından size alışveriş ve yeme içme mekanlarında gerekecek birkaç kelime öğrenin. Hem kendinizi buraya ait hissetmek hem de biraz sempati toplamak için...
Kiralayın
Bisiklet kiralayın... Her köşede göreceğiniz 'Bike Me' otomatlarından en azından Sempione Parkı'nda gezmek için bisiklet kiralayın...
Gidin
Operaya gidin...Baleye gidin...Konsere gidin... La Scala'da her ne varsa izlemeye gidin. İnternet sitesinden orada bulunduğunuz tarihlerdeki etkinlikleri öğrenip gitmeden biletinizi ayırtabilirsiniz...
Görün
Galleria'nın içindeki 'ilk' Prada mağazasını görün...İlk açılan ve orijinal haliyle orada sizi bekleyen bu tarihi mağazayı mutlaka görün...
Alın
Kendinize bir 'Milano Moda Hatırası' alın. Bütçenizin el verdiği en üst sınırda beğendiğiniz bir markaya ait, tek 'iyi bir parça' alın...Bir ayakkabı, bir çanta, bir eldiven, hatta bir mendil bile olur; yeterki kendinize 'top quality' bir şey alın...
Oturun
En meşhur cafelerde oturun... Güzel bir kahve için en turistik bölgede Duomo'ya karşı, Zucca'da oturun... İş çıkış saatlerinde şık bir aperitivo için Corso Mateotti'de Sant Ambroeus'da oturun... Kaymak tabakayla bir arada olmak için Montenapoleone'de Cova'da oturun... Moda ve lüksün buluştuğu yerde olmak için Piazza Risorgimento'daki Dolce Gabbana Gold Cafe'de oturun...
Çıkın
Duomo'nun tepesine çıkın... Tüm Milano'yu görmek, belki Alpler'i görmek, Duomo'nun işçiliğine hayran kalmak için çıkın...
Kaybolun
Turuncu tramvaylarla kaybolun... Birine binin, bakalım nereye gidecek nerede ineceksiniz. Şehri bir de tramvay penceresinden görün. Ama lütfen bu kaybolma işini gündüz saatlerinde yapın!..
Ziyaret edin
Müzeleri ziyeret edin... İlgi alanınıza göre İsa'nın Son Yemeği tablosu olur, Rönesans şaheserleriyle Pinacoteca Di Brera olur,  Civico Museo di Storia Naturale(Doğa Tarihi) olur, Museo Poldi Pezzoli olur, Castello Sforzesco olur, Triennale Design Museum olur, Acquario olur, Da Vinci icatlarının olduğu Museo Nazionale della Scienza e Technica olur, Guiseppe Verdi'nin evi olur... Kültür Sanat şehri Milano'nun güzel müzelerinden en az birini ziyeret edin...
Bakın
 Yüzlerce lüks mağazanın yanyana sıralandığı sokaklarda vitirnlere bakın...
Akın
Milano gecelerine akın! Eğlence anlayışınıza göre en şaşaalısından en bohemine kendinize uygun ortamı seçin. Seçkin Brera ve yakınları; kozmopolit Navigli; popüler Corso Como ya da underground ortamların olduğu Centrale ve ötesinde eğlenceye akın...
Takılın
                 Ayaküstü takılın! Bazı sabahlar ilk kahvenizi en kalabalık caddelerden birinin köşesindeki bir kafede için ve şehirde yaşayanların ritmini yakalamak için ayaküstü takılın...
Kalın
 Duomo'nun vitraylarına hayran kalın... Eşsiz sanatçı Arcimboldo ve babasının elinden çıkan mükemmel vitrayları inceleyip daha önce gördüğününz vitraylarla kıyaslayın...
Dönmeyin
Piazza Cadorna'daki modern anıt Ago e Filo'yu; Corso di Porta Ticinese'deki San Lorenzo Kolonları'nı; Sempione Parkı'nın arka kapısındaki Arco della Pace'yi ve şehrin dört bir yanındaki eski kapılar Porta Romana, Porta Venezia, Porta Nuova, Genova...'dan birkaçını görmeden dönmeyin...
Ve Çekin
Milano'nun en güzel fotoğraflarını siz çekin...Heryerde Duomo ve Galleria'nın fotoğrafları var; siz başka yerler, başka güzellikler keşfedin, onları çekin...

A Bite of...Budapest...

Gezin
Vaci Utca Caddesini, Andrassy Caddesini, nehir boyunu, defalarca gezin ve her seferinde yeni birşey keşfedin...Kahramanlar Meydanı'nı, Matyas Kilisesi ve Balıkçılar Burcunu da gezinize ekleyin...
Çıkın
Tuna nehri üzerinde tekne turuna çıkın. Budapeşte'yi en güzel haliyle görebilmek için turu gün batımını da kapsayacak bir saate alın ve konforlu bir tekne tercih edin.Bu deneyim Budapeşte gezinizin en hoş anısı olacak...
Keşfedin
Budapeşte'nin hareketli gece hayatını keşfedin. Şehrin uzak bir noktasında A Plus bir gece kulübüne, White Angel'a gidin ve dans edin. Giderken giyiminize ekstra özen gösterin çünkü şehrin en şık ve cool insanları burada olacak ve burada kesinlikle bir 'turist' olmayacaksınız...
Katılın
Tur grubunuzla düzenlenen ekstra Borkatakomba gecesine katılın. Bu tek başınıza sınırlı tatil sürenizde planlayamayacağınız bir etkinlik ve kalabalık bir grupla gitmek daha keyifli olacak. Bu tarz mizansen etkinliklerden hoşlanmayan 'ben' bile müthiş keyif aldıysam kesinlikle katılın ve gecede ikram edilen herşeyin tadını çıkarın...
Alın
Borkatakomba gecesine katıldıysanız ve şarap seviyorsanız gecenin sonunda mekandan muhakkak şarap alın; zira bu kadar güzellerini şehrin içinde bulmak için çok şanslı olmak gerekir...
Alın Alın...
Vaci Utca caddesinin sonundaki sabit pazardan -ki muhteşem görünümlü rengarenk bir binadır- meşhur kırmızı biber, ahşap el boyaması hediyelikler -özellikle- macar bebekleri alın...
Kaçırmayın
Porselen konusunda oldukça başarılı olan ülkenin dünyaca ünlü markası Herend'in mağazalarını dikkatinizden kaçırmayın. Satın almasanızda vitrinlerine bakmayı ihmal etmeyin...
İzleyin
Budapeşte'de muhakkak opera izleyin.
--Maygar Allami Operahaz-- Andrassy caddesindeki opera biansının içi de dışı kadar görkemli ve burada opera izlemek bir ayrıcalık. Bu şansı kendinize tanıyın ve bir akşamınızı buna ayırın...
İçin
Her fırsatta şehrin en eski ve en şık kafelerine gidip kahve için.  Vörösmarty Meydanı'ndaki Cafe Gerbaud ve Andrassy Caddesi'nde operanın karşısındaki Müvesz Kavehaz en güzelleri... 
Bu arada Çukrazsda denilen çay salonlarını da es geçmeyin...
Tadın
Gulyaş çorbasını muhakkak tadın. Çorba dense de aslında ana yemek yerine de geçecek bu çok lezzetli yemeği ve daha birçok yerel lezzeti çekinmeden rastgele seçeceğiniz yerel restoranlarda tadın... Yemek öncesi ikram edilen Palinkaları içerken temkinli davranın. (çok sertler!)
Çekin
Bol bol fotoğraf çekin. Fotoğraflarda, gerçekte olduğundan daha da güzel görünen bu şehri yürüye yürüye, fotoğraf çeke çeke keşfedin. Parlamento ve opera binalarını, tüm köprülerini, insanlarını, pazarlarını...
Yapın
Osmanlı'dan aldıkları kültürle hamamlar şehrine dönüşen Budapeşte'de kaplıca keyfi yapın.  Gellert Bath... Rudas Bath... Szecheny Bath...vs...Açık ve kapalı birçok tesis içinden şık ve konforlu birini seçin...
Öğrenin
Bu güzel şehirde birkaç kelime Macarca öğrenin. Alışverişte ve restoranlarda en azından Macarca teşekkür edin...
Teşekkürler: Köszönöm
Nasılsınız: Hagy Vagy
İyi: Jo estet
Merhaba: Szia...

A Bite of...Dubrovnik...








Gezin...
Eski şehri (Stari Grad) bir de surların üzerinden gezin. Yepyeni gizli köşeler keşfetmek en güzel fotografları çekmek için...
Keşfedin...
Surların arasında saklı çok özel bir plaj: Buza...Buradan denize girmesi zor olsa da en azından akşamüstü birşeyler içmek, herkesin bilmediği bu özel yerin tadını çıkarmak için uğrayın...
Tadın...
Placa'nın arkasındaki meydanda kurulan pazardan ipe dizilmiş kuru incir ve portakal şekerlemesi, yöreye özgü minik atıştırmalık kurabiyeler...Vee her fırsatta Dolce Vita'da yerel adıyla Palaçinka (krep)...
Alın...
Tarihi şapka dükkanı Ronchi'den havalı bir şapka... Placa'daki Kras şekerleme mağazasından likörlü çikolata ve yöresel tatlar... Yöresel kıyafetli Hırvat bebeği...
Dinleyin:
Akşamları en azından bir içecek için Troubadour Jazz Club'a ya da hemen yanındaki küçük barlara uğrayın. Tüm gençliğin ve turistlerin orada olduğunu göreceksiniz...
Takip Edin:
Gecenin ilerleyen saatlerinde gece kulübüne gitmek niyetindeyseniz gece için giyinip süslenmiş genç bir kalabalığın(ellerinde içki kadehleri bile olabilir...) peşine takılın, çekinmeden takip edin. Bu takibin sizi trendy bir kulübe götüreceğinden şüphe duymayın!...
Atıştırın:
Her öğünde uzun uzadıya yemek yemek mümkün olmaz; karşınızda keşfedilecek bir şehir var ne de olsa. Böyle durumlarda küçük pizza dükkanları ve Limandaki Poklisar'dan şaşmayın...
Kaçın:
Katamaranla günübirlik Montenegro(Karadağ) kaçamağı yapın. Hayatınızın en güzel seyahat deneyimlerinden birini yaşamak için...
Gidin:
Limandan kalkan teknelerle 10 dakika uzaklıktaki Lokrum Adası'na gidin. Sakin ve keyifli bir gün için...Adada Ölü Deniz, güzel plajlar, güzel manzaralar ve tavus kuşları sizi bekliyor olacak...